Son dakika EYT: İşte kabine kararları 12 Aralık 2022.

Kabine sonrası kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şu açıklamaları yaptı:

"Kumluca ve Finike ilçelerinde meydana gelen sel felaketinden zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum. Devletimiz tüm kurumlarıyla ilçelerimizde çalışmalarını sürdürmektedir. Bu hafta da yurt içinde ve yurt dışında programlarla ülkemize eser kazandırmayı, milletimize hizmet etmeyi sürdüreceğiz.

Samsun'dan Erzurum'a milli mücadele adımlarının her biri bizim için geçmişten geleceğe bir muhasebe meselesidir. Cumhuriyetimizin 100. yılı sevincini yaşamak öyle sadece lafla, sözle olmaz. Bizim için 100. yıl demek istiklalimize yakışır eserlerle milletimizin karşısına çıkmak demektir.

EYT ve asgari ücret zammından haberdar olmak için TIKLA İNDİR

ERDOĞAN'IN AÇIKLAMASININ DEVAMI

Herkesi başörtüsünü garanti altına alan anayasa değişikliğine desteğe davet ediyoruz. Milli meselelerde mutlaka birlik beraberlik içinde hareket etmeliyiz. Başkalarını bilmeyiz ama bu ülkenin vatandaşlarının başka vatanı yoktur.

Ülkemizle ilgili değerlendirmeleri yaparken elbette küresel krizlerin ve fırsatların önümüzde çıkardıklarını ihmal etmiyoruz. Küresel sağlıktan sonra güvenlik krizi geldi. Bunlara bağlı birçok krizin geldiği dönemde doğru tespit ve hamlelerle yol gitmemiz gerekiyor. Her alanda temel ihtiyaçlarının tamamı ile ilgili sorunlar artarken biz Türkiye'yi bu genel gidişten ayrıştıracak adımlar attık. Kurduğumuz altyapının önemini her geçen gün daha da iyi anladık. Bizim de sıkıntılarımız oldu. Bir dönem sınırlarımıza dayanan şehirlerimize gelen terör saldırıları oldu.

Yeni güvenlik stratejimizde, teröristlerle mücadeleyi sıkılaştırıp bunun üzerinden geldik. Son dönemde saldırılarını yeniden arttırmaya çalışan örgütü, bu şekilde yönelten sebepleri biliyoruz. İnşallah sınırlarımızdaki güvenlik hattı tamamlayarak bu sinsi durumu bozacağız.

Bir diğer sorun enflasyon ve hayat pahalılığı. Ekonomideki diğer sorunlar gibi bunun da iç ve dış sebepleri var. Emtiaların yükselmesine neden olan dış sebeplerin istikrara kavuşmasının zaman alacağını görüyoruz. Kurddaki ve maliyetlerdeki artışla içeride fahiş fiyat artışları oldu. Sevindirici olan ise tüm bu tablo içinde Türkiye'nin yatırım istihdam, üretim, ihracata dayanan programı kararlı şekilde gidiyor.

İstihdamın 31.2 milyonu bulduğu, ihracatın 250 milyar doları gçetiği, onca badireye rağmen döviz rezervlerimiz arttı. Buradan hem vatandaşlara hem üreticilere hem perakendecilere, hem gayrimenkul ve araç sahiplerine seslenmek istiyorum. Ülkemize güvenin. Ülkenize sahip çıkın. Elbette herkesin varlığı değerlenecek. Ama ülkenin ve milletin kaybettiği oortamda bireylerin kazancı gibi görünen hesaplar bir aldatmacadan ibaret. Üretici sattığı malı akıl ve vicdan sınırları dışında ekonomi dışında fiyatlandıranlar, aslında kendilerine de kaybettirdiklerini unutmamalıdır. Hele hele bunu enflasyon düştüğü zaman yapanlar kendi bindikleri gemiyi deliyor. Enflasyon yüzde 40'lara inecek. Hala etiketlerin başka hesaplarla belirlenmesi doğru değildir. Asgari ücret memur ve emekli maaşları başta olmak üzere çalışanların refah seviyesindeki gerileme için gayretlerimizin, akamete uğratılmasına izin vermeyiz. Yılbaşından sonra bunu izleyeceğiz.

Enflasyonu hedeflediğimiz şejkilde yüzde 20'ler seviyesine, 2024'te tek haneye düşürmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Açıkça söylüyoruz. Herkes hesabını 2023'te yüzde 20'ler seviyesine göre yapsın. Aksi yönde hareket edenlere hükümet olarak biz kendi yetkilerimizi, milletimiz tercihleri ile gereken cevabı verecek. Bir kez daha altını çizerek söylüyorum. Biz hiç kimsenin işine karına karşı değiliz. Karşı olduğumuz tek şey sadece ekonomik kuralların değil akıl ve vicdan sınırlarının dışına taşan niyet ve eylemlerdir.Bugüne kaadar olduğu gibi bundan sonra da yatırımcıyı teşvik etmeye , üretici , yatırımcı ve ihracatçının yanında olmaya devam edeceğiz. En pahalı mal olmayan mal, en pahalı hizmet erişilemeyen hizmeti aklımızadan çıkarmadan girişimcilerimize omuz vereceğiz.

6 YAŞINDAKİ ÇOCUĞA İSTİSMAR

Bir kızımızın erken yaşta evlendirilmesi ile ilgil igörüşlerimi paylaşayım. Şimdiye kadar gereken çalışmalar yapıldı. Ama bunları görmezden gelen bir muhalefet söz konusu. Her şeyden önce günümüz şartlarında 13 yaşında nişan, 14 yaşında evliliği kabul etmeyiz. Hele hele daha küçük yaştaki istismar tamamen faciadır. Mağdur Aile Bakanlığı'na başvurduğundan itibaren bakanlık sahip çıktı. Konu yargıya intikal etti. Bu aşamada bakanlık mağdur için avukat temin etmiş, hukuki süreci yakındna takip etmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımız ididiaları tüm boyut ve belgeleri ile iddianamesini hazırlamıştır. Dava ile ilgili ilk duruşmanın yakında yapılması bekleniyor. Mesele medyada yer alana kadar bakanlık ve kurumlarımız her şeyi yaptı. Geçmişteki ihmal ve eksikler de soruşturma kapsamında ele alındı ve gereken adımlar atıldı.

Her şeyden önce böyle bir hadiseyi milletin inancı ile ve o inancın temsilcisi kurumlarla irtibatlandırmak , ahlaki olmayan bir çarpıtmadır. Diyanetin en üst düzeyde görüşünü dile geitrdiği meseleyi hala dinimizle ilişkili hale getirmek art niyettir. Şayet niyet mağdurun hakkını savunmaksa biz bunu zatne yapıyoruz. Sonuna kadar da yapıyoruz. Ama biz bu çevrelerden PKK'nın annelerinin kucvağın dan kaçırıp dağa götürdüğü, liderlerinin her türlü istismarına maruz kalan 12-13 kızlarımız için de aynı tepkiyi bekliyoruz. Bay Kemal Diyarbakır annelerini kaç defa ziyaret ettin. Gözü yaşlı anneleri acaba kaç defa ziyaret ettin. MEsela 12-13 yaşındaki kız çocuklarının teşhir malzemeis haline geldiği sosyal medya ile mücadelede destek bekliyoruz. Kendilerine yakın gördükleri bir kurumdaki daha rezil istismarı örtmek için suçun şahsiliği ilkesine sığınanların bunu dindar neslin hepsine bağlamasını nasıl mazur görelim.

Bu konuda tepkisini gösteren her vatandaşın hassasiyetinin başımızın üstünde yeri var. Öyle parlamentoda sırıtnızı dönerek bakanıma ders veremezsiniz. Biz PKK'nın istismar ettiği çocuklara, parlamentodaki uzantılara, kendi bünyelerindeki taciz tecavüz olayularına , sosyal medyadaki rezilliklere göz yumanların insanların bir kısmının inancına saldıranları mazur görmüyoruz. Bu konuyu her seviyede takip etmeyi sürdüreceğiz.

ENERJİ ALANINDA YAPILANLAR: YENİ MÜJDELER GELİYOR

Enerjinin her alanında son 20 yılda çok önemli adımlar attık. Fatih sondaj gemisinin Tuna 1 'de yaptığı keşifte müjdeyi verdik. Gelen yeni keşiflerle bugün 540 milyar metreküplük rezerve ulaştık. Bölgede yeni keşifler geldikçe paylaşacağız. Şiimdi bütün dikkatimizi yerli gazı 100'üncü yılda vatandaşımızla bulaştırmayı hedefliyoruz. Gazı karada işleyecek tesisin yüzde 85'ini tamamladık. Batı karadeniz gaz ölçüm istasyonu ile gazı ulusalk şebekeye bağlayacak boru hattını bitirdik ve testlere başladık. Boru hatlarımızı , gaz depolama tesislerimizi de geliştirdik. Yeraltı doğalgaz tesislerimiz yaklaşık 6 milyar metreküpe ulaştı. Bunu 10 milyara ulaştıracağız. Cuma günü Silivri Yeraltı doğalgaz depolamayı açacağız.

PETROL

Daha önce petrol yok diye beton dökülen kuyyulardan petrol üretmeye başladık. TPAO'nun 40 bin olan günlük üretim, 65 bine çıktı. Özel sektörü de dahil ettiğimizde 85 bini buluyor. Daha fazla yöntemle Cumhuriyetin 100. yılında günlük üretimi 100 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Salgında birçok şirket havlu atarken Türkyie Petrolleri, kendini daha da geliştirdi. Bu yıl 95'i arama 55'i üretim olmak üzere 150 kuyuda sondaj programı yaptık.

Haberi sık sık yenileyin...