Yapılan bir dizi toplantı sonunda çalışan ve işveren tarafları maalesef ortak rakam üzerinde anlaşamadı. Hükümet olarak biz tüm tarafların tekliflerini ve gerekçelerini saygıyla karşılıyoruz. Elbette herkesin kendi öncelikleri kendi hassasiyetleri ile tutum ortaya koyacak.
Bize düşen görev en doğru en hakkaniyetli sonucun ortaya çıkmasını sağlamaktır. Ne emekçilerin hakkını yenmesine ne işverenlerin altından kalkamayacağı yüke izin vermeyiz. MEseleyi bu açıdan ele alarak samimi gyaret sarf ettik. Gönlümüz çalışan temsilcilerinin de bugün aramızda olmasını istedi. Ancak taraflardan herhangi bir ikatılmadığı için hem çalışanların alacağı en az maaş düzeyini hem de buna endekli geliri belirleyen asgari ücreti ortada bırakamadık.
Nitekim geçen yıllarda da taraflar uzlaşamadğı halde çok sayıda asgari ücret belirlendi. Bu defa da öyle yaptık. Açıklayacağımız rakam, ülkemizin genel ekonomik ve sosyal görünümü ile uyumludur. Türkiye'de yatırım, istihdam , üretim, iihrtacaat ve cari fazla ile büyüme fyaretinin somu sonuçlarını çalışma hayatında alıyoruz. Bugün ülkemiz 34.7 milyonluk işgücüne karşılık 32 milyonla en yüksek çalışan rakamına ulaştı.
Sizlerle pyalaşacğaımız rakamı belirlerken aynı yaklaşımla hareket ettiğimziden kimsenin şüpğjesi olmasın.
Memur ve emekli maaşlarına yapılacak zammı da bu şekilde tespit edeceğiz. Adeta akrebin kıskacında yoğrularak büyüyen Türkiye'nin gerçekten çok büyük fedakarlıkla kazandıklarını her inzsanımıza vereceğiz.
2002 yılında 184 lira olan asgari ücret, bizim dönemimizde nominal olarak 30 kat, reel olarak yüzde 142 oranında artmıştır. Geçen yılbaşında asgari ücrete, o günlerin şartları ile yüzde 50 oranında artış yaparak net 4253 liraya yükseltmiştik. Sadece bununla kalmamıştık. Asgari ücretten alınan gelir ve damga vergisini de kaldırmıştık. Ayrıca tüm gelirlerin asgari ücrete kadar olan kısmını bu muafiyet kapsamına aldık. Yıl içindeki yüksek enflasyon, Temmuz ayında yeni asgari ücreti 5500 liraya çıkarmaya yöneltti. Tüm bunları yaparken unutmayalım sırtımızda devletin küfesi var.
Ülkemizi faiz kur enflasyon cenderesinden çıkarma meyvelerini toplamaya başladığımız şu kritik dönemde hem hakları koruyan hem dengeyi gözeten bir yol izliyoruz. Ama sortında küfe olmayanlar atıyorlar. Çünkü sıkıntı yok at nereye giderse gitsin. Ama biz çok hassasız. Ve 85 milyon nüfusu olan ülkemiz , bu yıl 1 milyonun üzerinde bir artış söz konusu. Nüfus olarak. Yıl sonu itibarıyla nüfusumuzun 86 milyonu aşması mümkün. Bunu düşünmemiz gerek. Şimdi bu ayla birlikte enflasyonun hızla aşağıya düşmesine şahitlik edeceğiz. Yıl ortasında yüzde 30'a , yıl sonunda yüzde 20'lere indirmeye kararlıyız.
Asgari ücreti belirlerken hem geçmişi telafi edecek , hem de enflasyon öngörüsünü destekleyecek rakam belirledik. Şayet beklenmeyen bir tablo olursa yine ara düzenleme yaparız. Her kesim gibi işçilerimizin emekçilerin , çalışanların gelir seviyesini arttıran yönetim olarak bundan sonra kimsenin hakkının zayi olmasına izin vermeyeceğiz. Biz milletimiz için varız. Var olmayı sürdüreceğiz.
ASGARİ ÜCRET AÇIKLANDI
Diğer tüm hususlar gibi asgari ücrette de bu adımı atıyoruz. Şimdi rakamı paylaşmak istiyorum.
NET ASGARİ ÜCRET: 8 BİN 500 LİRA
Yıllık ortalama artış yüzde 70'in üzerinde.